Tekirdağ’da Değişen Bir Şey Yok…

9 Nisan 2016 günü yazdığım, “Satrançta Her Şey Çok Kötü” yazısından sonra aldığım tepkilerin içerisinde, yazıda adı geçen bir şahsın yolladığı tekzip vardı, tekzip yanında Tekirdağ’da işlerin kötü gittiğine dair başka şikayetler de aldık kuşkusuz…

Tekzip içeriğini yayınladık, çünkü insanların yanıt verme hakkına saygı duyuyoruz, yanıtlarının gerçekle alakası yok. Müslüm Ersoy 2004 yılında düzenlenen Avrupa Yaş grupları Şampiyonasında, o zamanın adayı olan ve bana karşı daha sonra seçimi kaybeden kişi, zamanın MHK’sinde birlikte olduğu birkaç kişiyle açık ve net şekilde turnuvayı bırakıp gitmekle beni ve federasyonu tehdit etti. Karşılığını da aldı. Bu konuyu defalarca yazdım 12 yıl sonra ilk kez yanıt verdi. Yazmaya da devam edeceğim… İnsanlar bu ülkede kimin kim olduğunu her zaman bilsinler. O döneme dair elimde çok ilginç yazışmalar var, uygun olduğunda onları da yayınlayacağım.

Aslında bu kötü örnek, bugün satrancımızın içinde sistemden kazanımları olan bir kaç satranççıya da ders olmalı. Bugünden kısa bir süre sonra, satrançla çok ilgisi olmayan Gülkız Tulay ve yönetimi demokrasi ya da hukuk yollarıyla gidecek. Onlar gitmeden önce de, sonra da ben satranç camiasında herkesin yüzüne bakabileceğim, bakalım bundan 2 yıl, 4 yıl, 10 yıl sonra bu yaşadıklarımız unutulacak mı? Bakalım bugün bu ekibin etrafında dönen bir avuç satranççı yarın yüzümüze bakabilecekler mi?

Ben unutmam! “Nasıl olsa o zaman da yanaşacak bir yer buluruz” diyenlere de söyleyeyim, unutturmam da!!

Tekirdağ’da İşler Hiç İyi Değil…

Yazıdan sonra çok sayıda mesaj geldi velilerimizden ve hocalarımızdan…

Maalesef, güzel Tekirdağ’da satranç adına çok yanlış şeyler oluyor.  Aslında, bu durum tüm Türkiye’de geçerli ama Tekirdağ, taze bir örnek… Bu tepkilerden biri çok güzel açıklanmıştı. Sizlerle paylaşmak istiyorum. Benzer tepkileri çok sayıda ilimizden aldık. Bu konuda tavrımız net. Örneğin yakında Hatay’ı yazıyor olacağım.

Tekirdağ’da, açık ve net şekilde, turnuva regülasyonu çiğneniyor, birilerinin lehine yanlış kararlar veriliyor. Görünen o ki, biz bunu yayınlasak bile federasyonun umurunda değil. Çünkü federasyon geçmişte de görüldüğü gibi bu tür yanlışların üstüne oy kaygısı nedeniyle gitmekten çekiniyor.

Bizim oy kaygımız yok! Biz çekinmiyoruz.

Yanlış yapanı Satranç Haber’de ifşa edeceğiz… Bundan sonra böyle… Herkes hesabını yapsın!

Satırlarımızın kalanını gelen yazıya ayırıyoruz. Yazan yedi cücelerden “bilgin” bence çok haklı… Gerçek ismi bizde kalsın…

Hiç bir düzeltme yapmadan yayınlıyoruz!

Satrançta Her Şey Çok Kötü… Kimden ve Neden?    

Yanlış bilgilendirme değil ‘’bilgi kopukluğu diyelim’’ Müslim Ersoy. ’’Bilgi kopuklukları ‘’tek bir mesajla düzelebilir, adaletsizlikler asla. Buralarda olmadığınıza göre, geriye bu karışıklıklardan sorumlu tek kişi kaldı. Yüce Rabbim, kullarını nasıl da biliyor! Küçük bir anlaşmazlık ile doğru şıkkı işaret ediverdi. Yaradan işte…

Zamanı biraz geriye saralım. 12.02.2016 tarihinde Çorlu Küçükler Takım Satranç Turnuvası oynanıyor. Hakemlere bir bakalım. Kimler yok ki! Başhakem Ebru Duygun, İl hakem kurulundan Hasan Demirel ve gözlemci il temsilcisi Mehmet Vardar ve diğerleri. ‘’Performansımıza kimse yetişemez ‘’diye geçinen elit hakemlerin yaptıklarına göz atalım.

Başarı –Kalelerin 3 ncü tur ve 5 nci tur oturma sıralarına dikkat. Yönergeyi hiç mi okumamış bunlar! İl hakem kurulundan Hasan Demirel iki ayrı görev yerinde koşturduğundan (süleymanpaşa+çorlu) gözünden kaçtı diyelim. Ya gözlemci Mehmet Vardar ne iş yapar? Sadece bu sıralama mı?  Ana listeyi hiçe sayanlar mı istersiniz, daha neler neler… Hepsini yazsak sayfaya sığmaz. MHK ya sormak istiyorum, birbirilerini nasıl değerlendirdiler acaba? İl temsilcisi Mehmet Vardar görmedi mi yoksa olanları? Gözlemleyemedi mi? Yoksa görmezden mi geldi… İl hakem kurulu kendisi olunca bir de yandaşları, TSF yönergelerinin ne önemi var?

iki tur arasında bir takımın masalarında yapılan kaydırmaları görebiliyorsunuz

İlgili LİNK

Duyduğumuza göre bir röportajda ‘’iki hamle sonrasını görebiliyorum’’ demiş…  $$&&&.vv.z $$&&&.vv.zzz..pardon klavye kitlendi! : )Bu cümleyi söylerken ne kadar ciddiydi bilmiyoruz ama ‘’bir dakikada fıkra paylaşabilirim ‘’deseydi daha samimi olabilirdi. Böylesine parlak görüşe sahip olanlar, yönergeleri nasıl görmezler buna anlam veremedik.

Saçmalıklar sadece bunlar mı? İlimizde düzenlenen turnuvalara bir göz atalım.

Kapaklı Turnuvası

Şarköy Turnuvası

Önce şart koşmuş İlçe sınırlarında yaşayanlar katılacak diye. İncelenirse bütün yönergeler böyle.  YÖNERGELER LİNK

 Üç dört yıldan beri çoğunlukla tüm turnuvalarda devam eden uygulama. Bir iki özel turnuva dışında (kısmet olursa) ilçelere gidip turnuvalara katılamazsınız. Şu basiretsiz uygulamaya bakar mısınız? Yönerge kasvetlisi, hafta sonunu başka bir ilçede geçirmenize izin vermez. Kimse demez mi bunlara ‘’Yarışmayı ne kadar sınırlarsanız, satranççıyı o kadar körleştirirsiniz. ’diye.  Siz çocuğu geliştirmeyin de, alanını küçülterek başarı kazanmasını sağlayın! Her turnuvada Alinin tek derdi Veliyi geçmek olmuş. Sayfada ahım şahım anlatılanlara da aldanmayın sakın. Birçok satranççı önceki dönemden gelenler. İl merkezinde durum farklı mı?-Hayır. İstanbullular gelip yarışacak, ödülleri kapacak korkuları var. Ödülleri ‘’şuna ‘’verinde, rekabet duygusunu kesip, kapatıp durmasın. Çocuklar meydana çıkmayı bilir.

Kopukluklar sadece bunlar mı? Süleyman Paşa’da satranççıların birçoğu kenara çekildi. Küçükler takım turnuvasında olanlar ilk değil. Her yıl macera doluydu ama hiç bu kadar abartılmamıştı. Bu yıl Rio De Janeiro karnavalından daha renkli geçmiş. İtiraz kuruluna bakın kimler var! İl hakem kuruluna bakın kimler var. Yönergeyi uygulamayanlar var. TSF ‘den korku yok. Senelerden beri toplantı da yok. 2013-toplantı yok. 2014-toplantı yok. 2015-toplantı yok. İl hakem kurulu, il yönetim kurulu ne zaman seçildi, haberimiz yok. İletişimde yok. (Kapalı kapılar arkasında ilçe temsilcileri ile sene başında yapılan toplantıyı saymıyoruz.) Kim, kimden kaçıyor? Kim, kimden saklanıyor? Cevabı belli. Körebe oyunu.

TSF hiç denetlemez mi bunları? ‘’Sizleri temsilci seçtik, ne iş yaparsınız?’’ diye. Göz mü boyuyorsunuz, kuralları mı uyguluyorsunuz diye kontrol etmez mi? Vizesini yenileyen antrenörlere, belirli aralıklarla form yollayıp il yönetiminin fikrini almaz mı? Kaç kişiyi kolladınız, kaç kişiyi bıktırdınız hesabını sormaz mı? Önceden satrançla ilgilenen azdı ve sorumlu bulmak zor oluyordu. Satranç değişti. TSF nin bunu görmesi gerekir. Yüzlerce yeni kişi var. Temsilcileri gözden geçirip ‘’Sen bu işi kurnazlığa dökmüşsün, amacından çıkmışsın, intikam tahtasına çevirmişsin işi. Ranta dönüştürmüşsün. Çete misin sen? Hadii bakalım‘’ deyip niye güncellemeyi düşünmez.

Cahiller ayrıştırır, bilgeler birleştirirmiş. Düşünsenize antrenörlerle toplantılar yapan, iletişim kuran, kendini güncellemiş, vizyonu geniş, genç, yabancı dil bilen, medeni, eğitim seviyeleri yüksek bilge kişilerle çalıştığınızı, bir de bu tarz adayları ,illerde TSF tarafından seçme şansının yaratılması… Ne güzel olurdu değil mi?

Turnuvalarda yaşanan karmaşalara cevabımız: Şeffaf bir itiraz kurulu oluşturduk ve aşağıdaki sonuca vardık.

Ayarını bozduğunuz kantar, Gün gelir sizi de tartar…

SATRANCHABERCOM.TR ‘YE, ADALETE, TSF ‘ye   SAYGILARIMIZLA

Evet, yazı aynen böyle ne ekledik, ne çıkardık. Olduğu gibi yayınlıyoruz, yazan kardeşimizin kalemine, yüreğine sağlık…