Tebrikler ama Yanıltamazsınız!

Federasyonumuzun resmi haber sitesinde okuduğum haber beni çok mutlu etti. Haber şöyle diyor, “Satrancın İki Dev Organizasyonu Türkiye’de”..

“Nihayet!” diye geçirdim içimden! Dünya satranç tarihinin en kötü federasyon yöneten başkanı Gülkız Tulay, önemli bir organizasyon alıyordu.

Şaka değil, organizasyonlar Avrupa Yaş Grupları ve Avrupa Kadınlar.

İkisi de çok anlamlı benim için. 2015 Dünya Yaş Gruplarını elinin tersiyle iten Gülkız Tulay’ın başkan vekili, isteksizliklerine “bu organizasyonlar sadece Ali Nihat YAZICI’nın uluslararası politik gücünü artırıyor, başka bir işe yaramıyor” diyordu. Ne zaman 8 Ocak 2013 tarihinde. Diğer yandan, Gülkız Tulay’ın aldığı kararlar ülkemiz kadın satrancına o kadar zarar verdi ki, o kadar geri gittik ki, Avrupa Kadınlar Şampiyonasının alınması büyük bir haber benim için.

Ama içimde bir kuşku da vardı. Gülkız Tulay ve Özgür Solakoğlu o kadar bilgisiz ve yanlış şeyler yapıyorlar ki uluslararası satranç ilişkilerinde, “Kedi nasıl oldu da fare tuttu?” diye kendime sormadan edemedim.

Yani çok mu kuşkucuyum?

Yahu bu ikili 2014 yılında Batum’da Haçapuri yerken Çek Cumhuriyetine turnuva verdiler. Bunlar geçen yıl, 2016’da düzenlenen FIDE Genel Kurulunda, ülkemizin aday olduğu turnuvalara ilişkin FIDE sitesinde iki ay önce yayınlanan raporları okumadılar, içinde geçen “Türkiye terör açısından tehlikeli durumda” ibaresine itiraz etmediler, ben kalkıp raportörü haşlayınca Solakoğlu, “ben zaten söyleyecektim” diye, orta oyununda duyamayacağınız bir replik sarf etti. Bu arada Solakoğlu’nun o komisyonda üye olduğunu, kendi komisyonuna Türkiye ile ilgili sunulan raporu okumadığının da altını çizeyim. Gülkız Tulay, olay basına yansıyınca, “Ali Nihat YAZICI söylemese kimse uyanmayacaktı” gibi bir ibare sarf etti.

Yani bunlar ellerine turnuva verilse  yere düşürür. O kadar kötüler bu konuda. Felaket gibiler.

“Nasıl olur da bu acemiler aldılar turnuvayı” diye bakayım dedim habere. Üstelik sanki aklımda Avrupa Yaş Gruplarına aday olmadık diye kalmıştı. “Ne oluyor yahu?” deyip baktım…

Aaaaa, 2020 imiş!

Haberde Avrupa Kadınlar 2019 ve Avruıpa Yaş grupları 2020 diyor.

Okumak için resme tıklayınız.

Bakın dedim size, bir gariplik var bu işte.

ECU, yani Avrupa Satranç Birliği, turnuva ihalelerini 2 yıl önceden yapar üç yıl değil. Yani Girit’te düzenlenen Avrupa Satranç Birliği Genel Kurulunda 2020 ihalelerinin görüşülmesi gündemde yoktu. Bir de haberde “oy birliğiyle” lafı geçiyor. Bu şu demek, tek adaydık. Aksi takdirde oy birliği imkansız. Ya da aday bile yoktu. Ama bir gariplik kesin var kardeşim,olayın içinde bu müthiş ikili olunca, gariplik olmaması mantıksız değil mi sizce?

Yani baştan aşağı bir gariplik var.

Gelin önce bakalım TSF hangi turnuvalara adaydı?

TSF’nin aday olduğu turnuvalar

Gelin birlikte aşağıdaki linkte bulunan ECU Turnuva ihalelerine bakalım. ECU, Gülkız Tulay yönetimi gibi yönetilmez. Her şey şeffaftır, kurallara uyarlar.

http://www.europechess.org/events/bidding-procedure/bids-2019/

Tam beklediğim gibi, 2020 turnuvaları daha ihaleye açılmamış. 2019 yılı için TSF şu organizasyonlara talipmiş.

2019 Avrupa Kadınlar Şampiyonası (Opsiyonel, yani bir koşul karşılığında düzenlenecek demektir bu)

Dosyasına bakınca da zaten olay anlaşılıyor. Koşul olarak 2020 Avrupa Yaş Gruplarını verin biz de 70.000€ ödül, 20.000€ ECU’ya katkıyla turnuvayı düzenleyelim diyorlar.

2019 Avrupa Genç Takımlar Şampiyonası (Çek Cumhuriyeti, Karadağ ve Türkiye adaylar)

2019 Avrupa Okullar Şampiyonası (İtalya, Karadağ, Romanya, Türkiye)

İsterseniz bu iki turnuva için, değerlendirme puanlarına da bakalım, biraz fikir sahibi oluruz.

Excel tablo 1              Excel Tablo 2

Görüleceği üzere en azından birinde açık ara öndeyiz, turnuvayı almamız gerekirdi…

Şimdi TSF Haberine bakınca, ben size olanı söyleyeyim.

Bu iki turnuvayı da iyi bir teklife rağmen alamadığımız için, bizimkiler serzenişte bulunmuştur. “Tamam bu turnuvaları alamıyoruz, bakın çok eleştiri alıyoruz ülkemizde, seneye seçim var, siz de oy alamazsınız” gibi bir söylemleri asla olmamıştır.

ECU yöneticileri, “bu TSF normal koşullarda oy ile bu turnuvayı kazanamayacak, bari biz bir yöntem bulalım” demişlerdir.

Yani, oy birliği falan yok. Rakip yok. İhale bile yok. Doğrudan turnuva bize verilmiş.

Çok önemi var mı nasıl aldığımızın?

Bunu dürüstçe söyleseler yok tabii…

Ama böyle olunca var kuşkusuz!

Gülkız Tulay yönetiminin hiç bir işi normal olmadığı için bunun doğru olmasını beklemek abes olurdu.

Turnuvalar bu şekilde alınmış.

Bakalım Gülkız Tulay bu turnuvaları düzenlediğimiz zaman görevde olabilecek mi?

Hayırlı uğurlu olsun.

Nasıl olursa olsun, alındığı için Gülkız Tulay’ı ve ekibini tebrik ediyorum.