Özel Çalışma Grupları
Ortalık kaynıyor…
Türkiye Satranç Federasyonu başkanı Gülkız Tulay susuyor, ama forumlar, sosyal medya paylaşımları yıkılıyor.
TSF bir yandan küçükler ve yıldızlar için kamp tarihi açıklıyor, bir taraftan da kapı arkalarında başka kamplar yapılıyor. Neden acaba?
Duyduğuma göre, Antalya’da Küçükler ve Yıldızlar şampiyonaları sırasında haklarını aramaya çalışan veliler belirli, belirsiz örgütlenerek federasyona gidiyor. İstenilen şeyler Gülkız Tulay’ın canına minnet, net değil, açık değil… Dolayısıyla TSF bu talepleri sempatiyle gülerek karşılıyor, ilgileneceklerini belirtiyor, ama parmağını bile oynatmıyor.
Canım, Gülkız Tulay tekrar başkanlığa atandığı zaman ona destek veren 118 delegenin bir tanesi bile TSF’nin başarısını mı göz önüne aldı? Türk satrancını dibe vuran dört yıllık dönemde “sporcu için bir şey yapıldı mı?” ki bu dönemde kendilerinden bir şey bekleyelim.
Kolay olan, 118 delegeyi öyle ya da böyle ikna etmek. Örneğin defalarca sordum, defalarca yazdım hala yanıt alamadım. Faal olmayan hakemler arasında çekilen kurayla delege olan IA Kıyasettin Aydın arkadaşımızın delege olmasına vesile olan bu kura çekimi nerede yapıldı? Ne zaman yapıldı? Kim çekti kurayı? Neden camiamız davet edilmedi? Hemen arkasından Disiplin Kurulu üyelerinden birisinin Kıyasettin Aydın’ın kızı olması rastlantı mıdır? Kıyasettin Aydın’ın genel kurulda çıkıp o güzel destek konuşmasının ardından gözlemci olarak Antalya’ya atanması rastlantı mıdır? Neden dört yıl boyunca sevgili kardeşimi unuttunuz da, genel kuruldan bir ay sonra anımsadınız?
Neyse ben konuya döneyim bu ara nağmeden sonra…
Ulusal Yıldızlar ve Küçükler Kampı
TSF Küçükler ve Yıldızlar Kampına ilişkin koşulları ilan etti…
TSF Haberinin linki Haberde ilginç bir durum var. Yine velilerin kampa kabul edilebilecekleri 600 TL karşılığında katılabilecekleri belirtiliyor.
Gülkız Tulay ve yönetim kurulu üyelerinin kampa bakışı bu!
Daha önce bu konuyu eleştirdiğimde, “anlamak mümkün değil” diyordum. Nasıl olur da spor kampına veli katılır? Ne işi var?
Bazı çocukların velileri gelecek, çocuklarıyla birlikte yatıp kalkacaklar, ama velisi gelemeyen sporcunun psikolojisi ne olacak?
TSF Başkanının tuzu kuru… Oğlunu TSF parasıyla yurt dışına görevli götürüp harcırahına kadar ödeme yapıp, hasretini giderebiliyor.
Delegelerin kızları torunları damatları, il temsilcilerinin oğulları, kızları görevlendiriliyor. Hatta o kadar iyi ki Gülkız Hanım, Merkez Hakem Kurulu bazı il temsilcilerinin sadece oğlunu değil, sevgilisini bile görevli hakem olarak tayin ediyor. Ne ilginç!
Peki Gülkız Hanım ilk sorum şu: “Sporcular sizin için ne kadar değerli?”
Şu velilerden fahiş otel ücretleriyle topladığınız kaynağı biraz da başarılı sporcuların yanında olan velilere harcasanız? Nasıl olur?
Sizin için sporcularımızın psikolojisi ne kadar önemli? İsteyen sporcu velisiyle gelsin almayın 600 TL, toplasanız en fazla 100.000 TL yapar.
Ya bunu yapın ya da veli kabul etmeyin. Öyle “psikolog için mesaj toplama” hamleleriyle tribünlere şov yapmayın!
Gidemeyen çocuklar
Eşitlik bozma nedeniyle hiç bir kabahati olmadığı halde ulusal takım kampına katılamayan sporcular Gülkız Tulay’ın umurunda değil. Yönetim zaten umursamıyor. Yönetimde olan ve bir büyük ustamızın babası olan, zamanında bir sporcu yetiştirmenin tüm zorluklarını yaşamış bir veli var, tüm camiamızın saygı duyduğu. Ne diyor bu konuda? Bize bir şey demiyor, Gülkız Hanıma demiştir. Biz de öğrensek dediklerini… Ama o meşgul, sipariş edilen bir tarihi yazmak için kurulan bir komisyonun başında. Bundan sonra diyeceği varsa da demez artık…
Gidemeyen çocukların üzerinizde hakkı var Gülkız Tulay… Mali genel kurulda oğlunuzu yurt dışına federasyon kaynağıyla götürdüğünüzü eleştirdiğimde, hiç yüzünüz kızarmadan, hiç utanmadan ve sıkılmadan kürsüde “oğlum satranççı gitse ne olur” dediniz. Bu çocuklar satranççı değil mi Gülkız Tulay? Bakın kullandığınız sponsorlukların tümü bizim yönetimimizde oluşturuldu. Satranç için bir kuruş üretmiyorsunuz, sporculardan topladığınız paraları “bazı” yeni-eski il temsilcilerinin, sizi destekleyen delege ve kulüplerin ailesi için harcıyorsunuz.
Kanıtlamamı ister misiniz? 1-2-3-4-5-10 kez değil, defalarca yapıyorsunuz.
Bu sebilerin, eşitlik bozmayla dışarıda kalan çocukların günahı ne? Yanlış tur sayısıyla yarışma yaptığınız için hak ettiğini alamayan çocukları diyorum. Hani o babası ve annesi delege olmayan, il temsilcisi veya sizin yakınınız olmayan çocukları kastediyorum. Geldiler yarışmaya oynadılar, eşitlik bozma gibi bir nedenle, aynı puanla kamplara almadınız çocukları?
Acaba kızınız Seray veya oğlunuz Berkay o durumda olsaydı ne hissederdiniz?
Hadi federasyondan bir sürpriz bekliyorum. Eşitlik bozmayla dışarıda kalan tüm çocukları kampa davet edin.
Hadi yapın bir güzellik bu veliler ve çocuklar için! Ezber bozun…
Kamp ne kadar önemli?
Bu ülkede satranç devrimini yapmış kişi olarak bana sorarsanız, hiç bir önemi kalmadı artık. Sadece göz boyamak için kamp yapılıyor. Çünkü ulusal takımların dışında ÖZEL ÇALIŞMA GRUPLARI OLUŞTURULMUŞ! Adalet ve eşitlik olmayan bir yerde yarışma ve spor olmaz.
Sosyal medya ortamında bazı sporcular, “ben milli takıma seçildim” diyor, bakıyorsunuz ilk on ikide bile değiller. Bakıyorsunuz, yarışmaya bile katılmamışlar.
Örgütlenen bir grup velinin sözcüsü olan bir kardeşimiz, ÖÇG’nın kriterlerini soruyor sosyal medyada.
Ben açık söyleyeyim…
Mevzuatı yayınlanmamış, arkasında yönetim kurulu kararı olmayan, olsa da arkasında talimat olarak yayınlanıp durulamayan her türlü uygulama suçtur. SUÇTUR!!
Bu suça ortak olanlar da er ve geç yargılanır.
Bu ne demektir uygulamada?
TSF Başkanı Gülkız Tulay, ÖZEL ÇALIŞMA GRUBU adı altında dilediği sporcuları özel eğitime alır. Neden dilediği? Kriterleri olmayan her şey afaki, şahsi ve subjektiftir. Bu nedenle ulusal kampların sadece adı kalır. Onlar göz boyamak, yasak savmak için yapılır.
Şimdi biriyle bunu konuştuğumda, “o zaman eşitlik bozma ile dışarıda kalanların üzülmesine gerek yok, çünkü zaten kampın anlamı yok” dedi bana…
Öyle değil, 7 yaşında ve bu yönetimin zekasına sahip bir çocuğa siz bu haksızlığı anlatamazsınız.
Hadi anlatın duyalım..
Tekrar soruyorum Gülkız Tulay’a…
Özel Çalışma Gruplarının mevzuatını ne zaman yayınlayacaksınız?
Kimler var bu gruplarda?
Kim hangi kriterlere göre seçti?
Neden isimlerini ve kriterlerini kimse bilmiyor?
Yoksa yok deyin biz olduğunu kanıtlayalım…