Hakem görevini yapmaz ise…
Takip edeceğiniz üzere, sosyal medya üzerinden yakın zaman önce paylaştığım iki mesaj ile Avrupa Kadınlar Şampiyonasında yaşanan bir olaya dikkat çekmiştim.
Şampiyonanın ilk turlarından birisinde Beyaz taşlarla oynayan sporcu a1 karesinde bulunan kalesini oynuyor, oyunun devam eden hamlelerinde tekrar a1 karesine dönüyor, sonra da 24ncü hamlede bu kaleyle uzun rok yapıyordu. Ardından maç devam ediyor ve beyaz taşlarla oynayan sporcu uzun soluklu bir oyunu ileride kazanıyordu.
Sosyal medya üzerinde yaptığım anket ile oynamış bir kaleyle rok yapılıp yapılamayacağını sordum. %91 oranında yapılamaz doğru yanıtını aldık. Yapılır diyenlerin büyük bölümü de yorumlarıyla bu olaya gönderme yapıp “Türkiye’de maalesef oluyor” anlamında ironiyle, dikkat çekiyordu.
Ardından bir soru daha sordum. Konumları dizerek ağır parti oynanırken bu durumda kural dışı hamle yapılırsa, hakem müdahale etmeli mi diye sordum.
Bu ankette %71 oranında “hakem müdahale etmeli” doğru yanıtını aldık. Hakem karışmaz diyenlerin arasında TSF hakemleri olması düşündürücü…
Türkchess 1954 facebook grubunda bu paylaşımı yaptığımızda, olaya ilişkin federasyonun yarışma web sitesinde çok güzel haber bir haber yapan Tarık Selbes arkadaşımızın “bunu hakemleri eleştirmek için kullanmak geri zekalılıktır” şeklindeki seviye olarak yakışıksız yorumu dışında, gayet güzel yorumlar aldık. Tarık kardeşimiz bu yazıyı okuduktan sonra umuyorum aynı yoruma sahip çıkmaz. Malum söylenen ortam satranç camiası olunca “zeka” kelimesini ulu orta kullanmak biraz cesaret ister diye düşünüyorum, bu camiada çok var.
Şimdi önce olayın doğrusunu, yanlışını yorumlayalım.
Hakem kural dışı hamleye neden ve ne zaman müdahale eder?
Olaya bir satranççı gözüyle bakalım ve analiz edelim. Neden olduğunu birlikte tartışalım ki, bir daha olmaması için önlem alması gerekenler harekete geçsin.
Öncelikle ağır partide ve hızlı satrançta hakemler gördükleri kural dışı hamleye, derhal müdahale etmelidirler. FIDE Satranç kuralları madde 7 “Kural dışı durumlar” ve FIDE Satranç kuralları madde 12 “Hakemin rolü” bu konuyu net olarak açıklamaktadır.
Peki hakem kural dışı hamleyi görmez ise ne olur?
Notasyon kağıdını sporcular imzalayana kadar, kural dışı hamle görülürse ya da bu konuda bilgilenme olursa, hakem derhal müdahale eder. Söz konusu örnek maçta olduğu gibi iki sporcu da farkına varmaz ise ve oyun sona erip imzalar atılırsa, artık yapacak bir şey yoktur. Oyun süresince bu durumun farkına varıldığında, kural dışı hamleden önceki konuma dönülür. Saatler buna göre ayarlanır. Cezalar verilir ve oyun dokunulan taş kuralına göre devam eder.
Bu oyunda hakemler ne yapmalıydı!
Hakem oyuna müdahale etseydi, rok hamlesi geçersiz olduğunda beyazlarla oynayan sporcu bir şah hamlesi yapmak zorunda kalacaktı. Neden şah hamlesi? Çünkü rok bir şah hamlesidir. Konumda beyazlarla oynayan sporcunun yapabileceği tek hamle var. Şd1 bu da Vxd2 ile mat demek, yani siyah oyunu kazanacaktı.
Beyazlar ile oynayan sporcu bu konumda uzun rok yapıyor, oysa a1’deki Kale daha önce oynamıştı.
Peki ne oldu?
Bizim hakemlerimiz bu kural dışı hamleyi görmediler.
Bu hakem kusuru mudur?
Benim için çok net hakem kusurudur. Ama sadece hakemin hatası değildir. Anlatacağım.
Kuşkusuz hakem her şeyi bir anda göremez. Örneğin bir sporcu masada rakibi yokken bir taşa dokunsa, bir hamle yapsa ama sonra da geri alsa, hakem bunu göremeyebilir. Görmesini bekleriz! İyi hakem her zaman görür, çünkü işini özenle yapar. Gözünü kulağını açar. Ama bu durum yine de büyük bir hata olarak algılanmayabilir.
Ama söz konusu maçta kuraldışı durumdan sonra neredeyse 20 hamle oynanmış. İnsan bunu nasıl görmez. Maçlar internetten canlı yayınlanıyor. Kuraldışı durumlarda yayın kesilir. Canlı yayın ekranında kural dışı durum gösterilir. Onu da mı görmüyorsunuz?
Bir hakem, en azından başhakem “yahu neden bu masada canlı yayın yok” diye neden merak etmiyor?
Canlı yayın görevlisi neden bunun farkına varmıyor?
Bu turnuvanın turnuva direktörü uyuyor mu?
Bunların hepsi federasyon yönetiminin bilgisiz, satrançla ilgisiz, özensiz ve basiretsiz kişilerden oluşmasından.
Bizim zamanımızda bu tür bir turnuvada bu kadar büyük bir hata olmadı. Olamazdı. Olursa o hakem arkadaşımızı dinlendirir, kendisini gelişim seminerine alırdık.
Neden olmazdı biliyor musunuz?
Benim Merkez Hakem Kurulum görevleri liyakat ilkesine göre hak edenlere veriyordu. Gelişim seminerleri açıyordu. Ben, Başkan vekilim Tahsin Aktar, gözlemcilerimiz her zaman turnuva salonunda oluyorduk. Tüm oyunları izlemeye çalışıyorduk. En ufak bir hata olduğunda nedenlerini araştırıp, önlemler alıyorduk.
Hakemler uyanıktı. Adalet vardı.
Şimdi ne oluyor?
Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Haznedaroğlu’nun oğlu Tayfun Haznedaroğlu bu şampiyonada başhakem yardımcısı. Adam o olay olduğu sıralarda A N Y, yani benim ismimin baş harflerini kullanarak bana hakaret ediyor. Neden? Gülkız ablasının gönlüne girecek, o yüzden. Ben burada anımsatmakta yarar görüyorum, bu arkadaşa ben üniversiteye hazırlanırken, kitabını da alarak, aylarca matematik dersi verdim bir kuruş almadan. Benden herkese söylemesi. “Satrançta soyadı Haznedaroğlu olan birisine vefa dediğinizde, yanında leblebi olsun” der.
Yani boş yere eleştirmiyorum. Bu hakem arkadaş bana sosyal medyada mahlas ile hakaret edeceğine, işini yapsa görecek, o bile görebilir bunun yanlış olduğunu.
Ya turnuva direktörü! IA Özgür Solakoğlu… Turnuvayı nasıl yönettiği belli. İşini yapıp gözünü açacağına, aleyhimizde yabancı konuklara dedikodu yapıyor. Her şey anlatılıyor bana. Solakoğlu’nun yönettiği bir turnuva düzgün oynansın bitsin, dişimi kıracağım. Dünya gençleri de anımsıyorsunuz değil mi?
Diğer hakemler! Ya canlı yayından sorumlu TSF görevlileri.
Şimdi kocaman ve koyu harflerle yazıyorum.
Bir kaç. saniyelik bir görememe değil, hamleler boyunca görememek, ancak ilgisiz, bilgisizlik ve ihmalden dolayı olur.
Başhakem önce olmak üzere, tüm hakemler bundan sorumludur. Turnuva direktörü sorumludur.
Ama en başta satrancı bu duruma sokan TSF Başkanı sorumludur. Eğer hakemlere, yöneticilere liyakat ilkesi çerçevesinde bilgilerine göre görev verse bunlar olmazdı.
Bu ülkede en az 20 IA var bu turnuvayı rahatlıkla yönetebilecek düzeydeler. Ama görevleri neyi gerektiriyorsa onu yaptıkları için TSF Başkanı onları atamaz.
Durum budur.