Brüksel’de Okulda Satranç Konferansı

AB ve AB Parlamentosu, Garry Kasparov’un 2011 yılında başlattığı girişim ve FIDE’nin verdiği destek ile okulda satranç adına çok önemli hamleler yaptı. AB’nin bu girişimleri, Parlamento’da bulunan üye ülkelere tavsiye olarak gitmesi anlamından büyük önem taşıyordu.

FIDE Okulda Satranç Komisyonu Başkanlığı yaptığım uzun süreçte bu girişimlerde doğrudan aktif rol üstlendim. TSF’nin bizim dönemimizde başlayan okulda satranç modelini, somut proje örnekleriyle farklı ülkelere ihraç etmemizde de, bu desteklerin çok büyük önemi vardı.

AB’nin, Okulda Satranç adına aldığı bu kararların arkasındaki politik figürlere göz attığımızda, üye ülkelerden; Kıbrıs Rum Kesimi, Romanya, Bulgaristan ama özellikle İtalya’nın çok büyük bir misyonu olduğunun altını çizmeliyim.

AB’de Okulda Satranç projelerinin göz önüne gelmesinde iki gizli kahramanın hakkını vermek gerektiğine inanıyorum: Kıbrıs Rum Kesiminden Paris Klerides, İtalya’dan Alessandro Dominici.

AB başlattığı inisiyatifi her yıl ilerleterek, Okulda Satranç Konferansları haline getirdi.

Bugün de; 24 Şubat 2016, Brüksel’de Okulda Satranç Konferansı var.

Katılanların arasında bizden de iki kişi var.

Önce Konferans Programını sizlerle paylaşmak istiyorum. Konferans Haberi

Haberi gördüğümde çok sevindiğimi belirtmeliyim. TSF Başkanı ve bir yönetim kurulu ğyesinin Okulda Satrançla ilgili bir girişimde bulunması çok önemli, gelecekte o koltuklarda oturmayacak olsalar da, sonuç olarak yönetimde devamlılık ilkesi anlamında bir şeyler yapmaya çalışmaları umut verici onlar açısından.

Bir de TSF sitesindeki Türkçe haberi okuyalım dedim. TSF Sitesine girdim, haber yok. Tek kelime yok. Neden acaba?

Sayın Başkan Gülkız Tulay’ın bu konuda kimseye haber vermemesinin gerekçesi ne olabilir? Konferans Programında hem TSF Başkanı hem de YK Üyesi olduğuna göre, bu bugün belli olmadı. 6 Aralık 2015 günü Atina’da düzenlenen FIDE Başkanlar Kurulundan sonra Kirsan Ilyumzhinov’un görevlerini geçici olarak George Makropoulos’a devretmesine ilişkin FIDE PB Kararının ardından, bizimle hiç alakası olmadığı halde; “Israrcı olduk görevlerini devrettirdik” diye açıklama yapan TSF Başkanı, bakalım Yarın AB Parlamentosunun Eğitim Komitesi Salonunda yapılacak olan bu konferansın ardından neler söyleyecek?

Bir öz güven sorunu mu var yoksa? Bu kadar önemli bir konferansı neden biz izleyemiyoruz, birileri kaydetse de biz de aydınlansak fena olmaz mı?

Kasım Yekeler, ECU (Avrupa Satranç Birliği) Okulda Satranç Komisyonu üyesi. Kendisinin bu konuda geçmişte ne kadar mütevazi çalışmaları olduğunu sizlerle paylaşmıştım.

Eşinin yönetim kurulu üyesi olduğu, Satrançla Büyüyorum Spor Kulübü Derneği’nin Başbakanlık Tanıtma Fonundan, Spor Totodan destek alarak dağıttığı satranç materyalinin Erzurum’da dağıtımı sırasında verdiği bir demeçle oluşan bir habere ilişkin bir yazı yazmıştım.  TSF’yi Kimler Yönetiyor? Arkadaşın yaptığı açıklama manidardı…

Bizi ECU Okulda Satranç Komisyonunda Kasım Yekeler temsil ediyor!!

AB Eğitim Komitesinin düzenlediği Okulda Satranç Konferansında da TSF Başkanı Gülkız Tulay bizim okulda satranç projemizi anlatıyor bugün.

Şimdi çıksa birisi, bir canlı yayın linki verse ya da çekse orada akıllı bir telefonla, biz de izlesek, bizi temsil eden bu iki uzman ve yetkin temsilcimizin yapacakları sunumla aydınlansak güzel olmaz mı?

Benim çok umudum yok o konuda. 2014 senesinde, Kirsan Ilyumzhinov’un yapacağı bir görüşmeyle ilgili TSF tarafından Kirsan’a yollanan ve bana incelemem için Okulda Satranç Komisyonu Başkanı olarak gönderilen sunumu anımsıyorum. Tarih 18 Mart 2014. İngilizcesi çok kötü, içeriği yanlış bir metindi.

Şimdi düşünüyorum da o günden bu yana iyileşen bir şey var mı iki yıl içerisinde?

Sunuma bir göz atalım: TCF_18.03.14

O zaman sormuştum, “neden benim görüşümü almadınız” diye? Amacım sadece ülkem adına her şeyin daha güzel sunulmasıydı. Lütfen sunuma bir bakın o kadar kötü bir çeviri ve presentasyon var ki, insanın içi cız ediyor. Bugün de böyle olmaması için ne gerekçe var.

Şimdi de soruyorum: Bugün düzenlenecek olan konferansı biz de izleyebilir miyiz?

Kimbilir? Belki de çok yakından izleriz ne dersiniz?

En azından rica ediyorum, bu kez “chess at school” gibi garip bir ifade kullanmayınız lütfen. Hala zaman var yollayın, en azından İngilizcesini düzeltelim.

Sonuçta söz konusu olan Türkiye’nin itibari, sizce de önemi varsa…