Antalya’da Satranç Sıcağı

Antalya’da Avrupa Kulüpler Kupası Açık ve Kadınlar kategorisinde olmak üzere bugün başlıyor. Yine bu hafta içinde, FIDE İcra Kurulu (Genel Kurula genişletilmiş), FIDE Kongresi de Antalya’da düzenleniyor.

TSF’ye tebrikler!

Nihayet Gülkız Tulay’ın yönetiminde, TSF çok önemli iki organizasyona ev sahipliği yapıyor. 9 Şubat 2013 tarihinde İstanbul’da kendisini temsil eden birisi tarafından bana çevirisi yaptırılarak; FIDE Başkanvekili Makropoulos’a “Biz 2015 Dünya Yaş Gruplarını istemiyoruz. Yönetim bütün bu organizasyonların ülkemizde düzenlenmesinin Ali Nihat YAZICI’nın uluslararası politik gücünden başka bir işe yaramıyor” mesajını veriyordu. Bunu iki gün sonra Gülkız Tulay ile Filistin Sokak Çankaya’da ofisimde yaptığımız toplantıda kendisine ilettiğimde teyit ediyordu.

Nihayet federasyonumuz bu önemli organizasyona ev sahipliği yaparak ülkemizde tekrar satranç etkinliklerini başlatıyor. Umuyorum, Gülkız Tulay hala aynı görüşte değildir. Yani bunu kendisinin uluslararası politik çıkarı için değil, satrancın yararı için yapıyordur.

Umuyorum…

Her ne olursa olsun, bu iki önemli organizasyonun ülkemizde düzenlenmesi, 2012 yılından bu yana TSF’yi yöneten Gülkız Tulay ve ekibinin ülkemize kazandırdıkları ve düzenledikleri ilk önemli uluslararası faaliyeti olması takdire şayan. Ülkemizin turizm alt yapısını düşününce, bu kadar geç organizasyon alınmasını, Gülkız Tulay ve ekibinin bana göre dünya satranç tarihindeki en kötü federasyon yönetimi olmasına bağlıyorum.

TSF’yi tekrar tekrar tebrik ederim…

Düşük Katılım

Avrupa Kulüpler Kupası tarihindeki en kötü katılımlardan birisi olarak düzenleniyor. Son on yıla göz attığımızda bu kadar kötü bir katılımın olduğunu görmüyoruz. Nedeni bence belli, bu yönetim, bu anlayış..

Gelin önce birlikte katılıma göz atalım yıllar içinde inceleyelim.

Tarihimizde bir kez ve 2011’de yurt dışında düzenlenen bir Avrupa Kulüpler Şampiyonasına kadınlar kategorisinde katıldık. Düzenleyen ülkeden katılan takımları çıkartırsak, 2017 son 20 yılın en zayıf katılımlı Avrupa Kulüpler Şampiyonası. Ben sadece son on yılı göz önüne alıyorum.

Ama bizim dönemimize bakalım mı birlikte? Karşılaştırma doğru olsun! 2007 Avrupa Kulüpler Kupası Antalya’da düzenlenmiş. Göynük’e çok yakın bir yerde Kemer’de… Farkı herkes görsün. Biz satranç için düzenliyorduk bu organizasyonları.

Gülkız Tulay’ın satrancın çıkarını düşündüğüne ben şahsen inanmıyorum, inanan varsa inanmaya devam etsin…

Bu inancımı güçlendiren ne? Bakış açısı!

Gelin turnuva sayfasındaki haberi göz önüne alalım.

Bu ne isim düşkünlüğüdür anlamak mümkün değil. Başkan, İl Müdürü, MHK Başkanı ve IM Can Arduman’ı anlıyorum. Bu geri kalan isimler nedir kardeşim? Bana birisi çıksın satranca olan katkılarını söylesin öğrenelim!

Turnuvaya katılan yabancı sporcuları yazmışsınız! Neden bizim sporcularımızı yazmıyorsunuz? GM Vahap Şanal oynuyor orada! Neden yazmıyorlar biliyor musunuz? Benim kişisel inancım önemsemediklerinden dolayı.

Her neyse ismi geçen zevata iyi tatiller diliyorum. Bu yönetim gitmeden yapacak bir şey yok. Kıymetli eski dostum Kıvanç Güngör ve eşi hanımefendi de oradaymış, onlara da iyi tatiller diliyorum!

GM Mustafa Yılmaz, GM Dragan Solak ve GM Emre Can’ın neden katılmadıklarını anlayamıyorum.

Milli Sporcu Belgesi kimlere verilecek?

Bildiğiniz gibi bu organizasyonda oynayan sporcularımız milli sporcu belgesi alabiliyor. Takımlara göz attığımızda bir sporcu dışında hemen tüm sporcularımızın ELO puanı olduğunu yıllardır satranç sporunu icra ettiklerini görüyorum. Bir kişi dışında! Bakalım o kişi milli sporcu belgesi alacak mı? Şehrine ve soy adına göz atın bence. Umarım rastlantıdır.

Zamanı gelince öğreniriz. Milli sporcu belgesinin getirdiği yararları biliyor musunuz? Ben biliyorum.

Türkçe İsim Bulamayan Federasyon 

Kadınlar kategorisinde katılan 4 takım aslında bir kulübü temsil etmiyor. Bunda bir sorun yok hukuki veya etik olarak çok normal. Tam tersine alkışlanacak bir sayı. Eğer Gülkız Tulay, bu tür organizasyonların zamanında (ve belki de bugün hala) benim çıkarım için değil, satranç için düzenlendiğine inanıp, daha çok düzenleseydi, kızlarımız bu organizasyonlarda yarışsaydı, bugün kadın satrancımız çok farklı yerde olurdu. Kadın satrancımızın dipte olmasının nedeni bu yönetimin, kadın bir başkan tarafından yönetilmesine rağmen, hakir görülmesi ve ihmal edilmesidir. Bunu anlamak için son yıllarda dünya genç kadınlara kaç kez sporcu yollandığına bakmanız yeterlidir.

Ama dediğimiz gibi bu bir başlangıç olsun diyerek alkışlayalım dört takımla temsil edilmemizi. Gülkız Tulay’ın delegeleri, yedek yönetim kurulu üyeleri, onların eşlerini ağırlamak yerine Avrupa Şampiyonasının gelirinden harcayarak satranç sporcularını, olağanüstü yetenekli kızlarımızı deneyim kazanacakları bu organizasyona katması alkışlanacak bir durumdur.

Gerçekten! Bu normal demeyin, yıllardır yapmadılar bunu, umursamadılar. O nedenle bu anormal yönetimden beklemiyordum bu son derece normal hareketi. Alkışlıyorum.

Ama seçilen isimleri kınıyorum.

Anadolu olmuyor mu da Anatolia?

Ege olmuyor mu da Aegean?

Akdeniz olmuyor mu da Mediterranean?

Bu ne özentidir arkadaş? Bulamadınız mı güzel Türkçe’mizde isim?

FIDE Genel Kurulu, FIDE Kongresi ve FIDE İcra Kurulu

Aslında tek yıllarda FIDE Genel Kurulu düzenlenmez. Tek yıllarda genel kurul adına, FIDE İcra Kurulu karar alır. Bu FIDE statüsünden gelen bir kuraldır. Ancak önümüzdeki yıl seçim yapılacağından, Seçim Kurulunun (Divan Heyetinin) seçilmesi için genel kurul seçimi gerekiyor. Diğer yandan FIDE’de işler karışık. Kirsan dışlanmış durumda. Makropoulos Başkanvekili olarak, FIDE Yönetim Kurulun Nisan ayında yaptığı toplantıda, Kirsan’ın da katıldığı ve oy birliğiyle alınan kararla FIDE Başkanın tüm yetkilerini üzerine almış durumda. Kirsan ise Antalya’da toplantıyı yönetmek istiyor. Ama hukuken mümkün görünmüyor.

Dostlarım arasındaki bu çekişme beni çok üzüyor. Tam zamanında bırakmışım bu işleri. Hiç bana göre değil. Ben öyle benimle ilgisiz olan kararları ülkeye dönüp “ben istedim yaptılar” şeklinde abartıp devletimi, milletimi, camiamı aldatmak üzere gerçek dışı haberler yaptıracak birisi de değilim.

İzliyoruz bakalım neler olacak!

Antalya’da satranç sıcağı var…

Not: Aslında yazacak o kadar çok şey var ki! Bu federasyon kadar kötü yönetim gösteren bir ekibin skandallarını, gece gündüz yazmak lazım. Çünkü gün yok ki bir rezalet olmasın! Ama işler çok yoğun, kitabın işleri var, o yüzden yazamadım. Ama hiç bir şey gözümden kaçmıyor. Yazacağım not alıyorum.