Şanslı Federasyon Şanssız Spor!

Milli Eğitim Bakanımız Prof.Dr.Ziya Selçuk, Türk satrancı adına büyük bir şans. 2004 yılında Başkanlığım döneminde yönetim kurulu üyesi olarak bizi onurlandıran Ziya hocamız, o zaman Talim Terbiye Kurulu Başkanıydı. Satrancın müfredata alınmasında, okullarda seçmeli ders olmasında karar verici isimlerden biriydi. Ayrıca müfredat içinde pedagojik programın yazılması, Federasyon ve Bakanlık arasındaki protokolün oluşmasında da büyük rolü vardı. Bakan Selçuk, federasyon yönetiminden ayrıldıktan sonra da satranca olan desteğini sürdürdü.

O nedenle biz satranççılar, Ziya Hocamızın tekrar bakan olmasından dolayı, satranç adına mutluluk duyduk. Büyük bir şans tekrar satrancın ve federasyonun kapısını çaldı.

Ancak her ne kadar, Bakan bey satranç adına şans olsa da, federasyon yönetimi ve başkanı hakkında aynı şeyi söylemek zor. Proje geliştirme konusunda zayıf, beceriksiz, yönetsel bilgiden yoksun, vizyonu olmayan TSF yönetimi ve başındaki Gülkız Tulay’ın tek yaptıkları şey, bu şansın kendilerine getirdiği olanakların hamasi gösterisinde yer almak.

Sayın Başkan protokol törenlerinde boy gösteriyor, ama uygulamada satrancın yavaş yavaş okullardan çekilmesini, yerini zeka oyunlarının almasını görmemezlikten geliyor. Yönetimdeki herkes başlarını kuma sokmuşlar. Tanı koymakta, önlem almakta yetersiz ve beceriksizler.

Bu kadar sert eleştirilerin olmasının ardında ne var? Neden bu kadar yüksek tonda yazıyorum açıklayayım.

Okullarda satranç dersleri kalkıyor, yerine zeka oyunları dersi geliyor. Üstelik bu konuda lider konumundaki güzide kurumlar başı çekiyor.

İsterseniz somut örnekler vereyim:

Bahçeşehir Kolejleri, Mektebim Okulları satrancı programlarından çıkarma kararı aldı. Yerine “zeka oyunları dersi” geldi. Dikkatinizi çekerim Enver Yücel’in kurucusu olduğu Bahçeşehir Kolejleri eğitim sektöründe lider ve model bir kuruluş.

Bakın bir satranç emekçisi, bir sosyal medya paylaşım ortamında, durumu nasıl yorumluyor? (olduğu gibi paylaşıyorum, hiç bir müdahalede bulunmuyorum):

Bahçeşehir bu kararı üç yıl önce pilot uygulamaya koydu ve kademeli şekilde dersleri kaldıracağını duyurmuştu. o yıl federasyona özellikle alınan bu kararı bildirdim ve ivedilikle bahçeşehir yetkililerinin ziyaret edilerek bu konunun üst düzeyde görüşülmesini istemiştim. Olabilir dediler ama hiç bir şey yapmadılar

Bahçeşehir okullarının bir kaç kampüsü de başlayan bu proje kademeli olarak tüm kampüslere yaygınlaştırıldı

İki yıl öncede Mektebim okulları tüm kampüslerinden satranç dersini kaldırdı.

Bu arada federasyon sadece seyretti

Her ikisi de farklı klüp dersi olarak okullarda var. Bazılarında satranç zeka oyunları içine konmuş durumda. Burada iş öğretmene düşüyor. Akıl zeka oyunu dersi içinde satranç oyununu ne şekilde işleyeceği.

Federasyon yönetimi ne mi diyor bu duruma?

O kadar kötüler ki, o kadar kötüler ki, o kadar beceriksiz ve kötüler ki… Hakaret edecek bir yapım ve mizacım yok. Hakaret etmeden de söyleyecek kelime bulmakta zorlanıyorum.

Tek dertleri var, makamlarının bugün verdiği ritüel seremonilerden ve nemalardan yararlanmak. Yarın umurlarında değil. Gülkız Tulay yarın satranca ne olmuş niye umursasın. İki taşı tahtaya dizmekten aciz bir başkan. Bugüne kadar kim olsa 20 yılda hamle yapmayı öğrenirdi. Satranca karşı ne kadar hınç dolu olduğunu anlayın. Neden biliyor musunuz? Anlamadığı için. Hani bazıları vardır, okulda bir dersi beceremez, o dersten, o bilimden ömür boyu nefret eder. Sanki böyle.

Ben bu yazıyı onlar için yazmıyorum. Biz satranççılar bu federasyondan umudumuzu kestik. Bu yönetim ne zarar verirse onu da kısa sürede telafi ederiz diye düşünüyorum. Kurtulacağımız bunları hukuk yoluyla demokrasi yoluyla TSF’den atıp yollayacağımız günü bekliyoruz.

Ben bu yazıyı kıymetli dostum, Türk Satrancının şahlanışındaki en önemli insanlardan birisi olan Prof.Dr.Ziya Selçuk için yazıyorum.

Sayın Bakanım kıymetli dostum,

Bu gidişe siz engel olabilirsiniz. Özel okulların satrançtan çekilmesine karşı önlem almak lazım.

Aksi takdirde yakın zamanda sponsorlarımız çekilecek, alt yapımız çökecek, elit sporcu kaynağımız kuruyacak. Sizin de, bizim de emeklerimize yazık olacak.

Saygılarımla,