Atlar mı yoksa Filler mi ?
Satranç tarihi kadar eski olan bu soruyu cevaplamanın vakti gelmiştir artık: ’Atlar mı daha önemlidir yoksa filler mi?’ Bu konuda gereğinden fazla yorum yapılmıştır, fakat bana göre bunların hemen hemen hiçbiri konunun tam olarak özünü yansıtamamaktadır. Tüm söylenenler fil ya da atın çeşitli konumlardaki kuvvetli veya zayıf yönlerini belirtmekten ibarettir.Hangisinin daha önemli olduğunu belirleyebilmekse bundan daha fazlasını değerlendirmeyi gerektirir.
İlk olarak, henüz başlangıç konumunda oyuncuların taşları nasıl konumlandırdıklarını hiç gördünüz mü? Hangisine daha fazla vakit harcanır sizce, atlar için mi yoksa filler için mi? Tam da tahmin ettiğiniz gibi, herkesin atlarını nasıl konumlandıracaklarına dair bir fikri vardır. Bazıları aynı benimde yaptığım gibi atlarını kendi Şahına doğru yönlendirmektedir. Bazılarıysa her iki atında aynı yöne doğru bakması gerektiğini düşünür. Ve bundan ayrı olarak saldırgan bir oyun tarzına sahip olanlarsa atlarını rakip figürlere doğru yöneltirler. Tüm bunlar bir yana, hiç taşlarını düzeltirken filleri üzerinde vakit harcayan birisiyle karşılaştınız mı? Hangimiz fillerin üzerinde vakit harcarız ki? Ya siz?
Sonrasındaysa taş alımı konusu gündeme gelmektedir. Bildiğiniz gibi bir atı almak sıradan bir iş değildir. Atı almak için baş ve işaret parmağınızı mı kullanırsınız yoksa tüm parmaklarınızı aynı anda mı kullanırsınız? Bu ikinci metod genellikle atlarını rakip Şah’a doğru yönlendiren kişiler tarafından kullanılmaktadır. Şimdi file bakalım, fili herkes sadece alır. Herhangi bir fikre(düşünceye) ihtiyaç yoktur. Alırsınız ve kenara atarsınız. Sadece bu kadar.Al ve bırak! Bırakında şöyle ifade edeyim, bir atla hamle yapmak aşk dolu bir şeydir. Başka hiçbir taş parmaklarımıza bu kadar yakışamaz.
Ve şimdi taşlara daha yakından bir göz atalım. Hangi taşın üretiminde daha fazla çaba gerekir? Cevap belli, tabi ki atlar. Neden tüm satranç reklamlarında atların ne kadar özenle üretildiği hep ön plana çıkartılır da, filler hiç mevzu bahis bile olmaz? Çünkü fillerde tahtada ki diğer tüm taşlar gibi sıradan yollarla üretilmektedir. Ben hiç harika el yapımı filler sloganını kullanan reklama rastlamadım, ya siz? Açıkçası, atlar üretilirken tahtada bulunan tüm taşlardan daha fazla özen gösterilmektedir, estetik kesinlikle daha ön plandadır; ve bunun kesinlikle bir sebebi olmalı.
Çok önemli olan başka bir konu, eğer kişi zaman sıkışmasındaysa en çok güvenilen ve belki de en kuvvetli figür hangisidir, tabi ki AT. Zaman sıkışmasında nereden geldiği bile belli olmayan bir at çatalından daha sıkıntılı bir durum olabilir mi? Ve emin olun benim başıma çok geldi, hiçte eğlenceli olduğunu söyleyemem.
Son noktayı koyacak olursak, bu konu üzerinde ne tartışmanın ne de ardıl sorular sormanın bir anlamı yoktur. Atlar kesinlikle tahtanın estetik açıdan en parlak, gizemini sürekli olarak koruyabilen tek taşıdır.
Mike Petersen – THE CHESS SCENE