Sosyal Güvencesiz Ulusal Takım!

Share Button

Satranç Haber olarak daha önce yayınladığımız bir makaleyle, Bakü’de düzenlenen 42.Dünya Satranç Olimpiyatlarında altıncı olup zafer yazan sporcularımıza ve kaptanımıza, her birine 50.000TL ödül verilmesini önermiştik. Duyduk ki, kendi oğlunu yurt dışına federasyon parasıyla görevli olarak götürürken tereddüt etmeden imza atan TSF Başkanı Gülkız Tulay bu öneriye sıcak bakmıyormuş. Bu beni hiç şaşırtmıyor.

Ama beni şaşırtan, yanında vekilleriyle bu sporcuların arasına geçip aşağıdaki pozu vermesi.

Gülkız Tulay, ödül ve sosyal güvence vermeden çalıştırdığı ulusal takım sporcularıyla

Gülkız Tulay, ödül ve sosyal güvence vermeden çalıştırdığı ulusal takım sporcularıyla

TSF Başkanı, Ana statüde kendisine verilen görevlere mali kaynak ayırma konusunda çekinceli davranıyor. Para çok kıymetli tabii, o nedenle çok dikkatli harcıyor.

Ancak, yönetim kurulu üyelerini, ailelerini, görevlilerin ailelerini; başka bir deyişle kendisine oy verme olasılığı olan kişileri ağırlarken daha cömert olabiliyor.

Tabii bir tarafta satranç, öbür tarafta oy var. Hangisi önemli sizce?

Ben bu öneriyi (sporcularımıza 6 x 50.000 TL ödül verilmesi) yaptığımda, camiadan ve Satranç Haber okuyucularından rekor sayıda yanıt ve tepki aldım.  Herkes mutlaka verilmeli diyordu.

Yazıyı tekrar okumak isteyenler için: Pamuk Eller Cebe

Bazı okuyucularımız ise, maaş verilmeli, sportif destek olunmalı dediler. Aslında sporcularımız maaş alıyor.

Bol bol nasihat da alıyorlar. Ama güvenceleri yok. TSF İş Kanununda istisna diye, sporcularına sosyal güvence sunmuyor.

Maaş var güvence yok!

Ülkemizde onbinlerce doktor, mühendis, avukat, öğretmen, işçi, çalışan var… mesleklerinde en iyi olan ilk on kişiye baksak, konuştuğumuz rakamlar o kişilerin günlük kazançlarına bile denk gelmez.

Biz sporcularımıza 50.000 TL ödül verilmesini istiyoruz, ne için? Bize dünya çapında ve tarihi bir zaferi yaşattıkları için. 24 aya bölsek maaş bile etmiyor. Neden 24 ay çünkü olimpiyat 24 ay da bir düzenleniyor.

Biz bu duygularla öneride bulunurken, bir de ne öğrenelim, sporcularımız sigortasız çalışıyormuş.

İnanılır gibi değil. Dünya satranç tarihinde yaşadığımız en büyük zaferi bize kazandıran milli takım sporcularımızın sosyal güvencesi yok, sigorta primleri ödenmiyor, vergileri ödenmiyor.

Türkiye Satranç Ulusal Takımı sporcuları sosyal güvenceye sahip değil?

Gülkız Tulay’a YETER ARTIK diyoruz. 

Pes diyoruz.

Denetim Kuruluna, Bakanlığa ve Genel Müdürlüğe çağrıda bulunuyorum.

Konuyu lütfen inceleyin…

İş kanunun 4.g maddesi sporcuları iş kanunundan istisna tutuyor. Ama bu güvencesiz çalıştırılacakları anlamına gelmiyor.

5510 sayılı SGK Kanununda böyle bir istisna yok. Olsa bile insan sporcusuna böyle yapar mı?

İş Kanununa göre çalışmasalar da sporcularının primlerini öde, emekliliklerini düşün.

Onlar bizim iftihar ettiğimiz insanlar, seni rahatsız etseler de…

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup, düzenli aylık ücret ödenerek çalıştırılan her bireye sosyal güvence sağlanmak zorundadır.

Gülkız Tulay, SGK primlerini ve vergisini ödeyemediklerini, bunun mevzuata aykırı olduğunu söylüyormuş.

Buyurun! İşte satranççıya verilen önem!

Sporcularımız hasta olduklarında, doktora gittiklerinde kendisine soruluyor: “sosyal güvenceniz var mı?” yanıt: “yok efendim”

Soru: “İşsiz misiniz?”

Yanıt:”Satranççıyım!, Türkiye şampiyonuyum, milli sporcuyum, olimpiyat altıncısıyım”

Benim Yorumum: “Yazık, başkanınız Gülkız Tulay  o zaman!”

Yazık ne yazık!

Share Button